İngiltere Daily Records Robert ile geçtiğimiz günlerde bir röportaj yapmış. Yakın zamana ait bilgiler içeren bu ropörtajı sizler için Türkçe’ye çevirdik…Gittiği heryerde çığlıklar atan hayranların peşine düştüğü Alacakaranlık yıldızı Robert Pattinson, özgürlüğüne Cesuryürek filmini izleyerek kavuştuğunu söylüyor.
RPattz olarak adlandırılan 23 yaşındaki kalp çarpıntısı iki yıldır sinemaya gidemediğini ve Mel Gibson’ın Oscar kazandığı İskoçya’nın en büyük vatanseveri Wiiliam Wallace’i anlatan Cesuryürek’i izlemeye doyamadığını anlatıyor.
Yıldız, “Cesuryürek’i geçtiğimiz gün televizyonda izledim ve o zamandan beri günde dört kez bu filmi izliyorum. En sevdiğim film oldu. Sinemaya iki yıldır gitmedim.” diyor.
Londra’lı oyuncu, bundan iki yıl önce için için yanan vampir Edward Cullen’ı oynamaya başladığından beri, dünyanın en büyük ve en çok peşinden koşulan yıldızlarından biri haline geldi.
Geçtiğimiz yıl yeni filmi Beni Hatırla’yı çektiği sırada hayranlarından kaçarken bir taksi kendisine çarptı ve Amerika’dan Japonya’ya pek çok ülkede posterleri duvarları süslüyor.
Kızlar – hatta büyükanneler – ondan kendilerini ısırmasını istiyorlar ve geçtiğimiz Kasım ayında Londra’da gerçekleştirilen bir hayran partisinde 2000 kişilik bir kızlar topluluğu onu görmek için toplandılar.
Ayrıca bunlara ek olarak onunla Alacakaranlık rol arkadaşı Kristen Stewart arasında bir ilişkinin var olup, olmadığı konusu var.
Robert’in bu ani gelen şöhreti bazen onu üzüyor. Geçtiğimiz yıl oyuncu Record dergisine etrafını bir anda çevreleyen kızlar olmadan bir yerde 20 dakikadan fazla kalamadığını anlatmıştı.
Şimdi ise kendisine olan aşırı ilgiden dolayı karşılaştığı insanlardan özür dilemeye başladığını söylüyor.
O işe bir model olarak başladı ve Harry Potter ve Ateş Kadehi filminde Cedric Diggory olarak seçildikten tam bir yıl sonra, 2004 yılında oyunculuğa başladı.
Robert, “Pek çok insan şöhrete çok önem veriyor, hatta öyleki vermeleri gerekenden çok daha fazla önem veriyorlar ve kendi şöhretlerine yeterince saygı gösterilmediğini veya bu şöhreti haksız yere elde ettiklerini düşündüklerinde sinirleniyorlar. Ben bir yönde bir adım attım ve sonra birden bu hale geldi, bu yüzden herhangi birşeyden şikayet edemem.” diyor.
“Ama kendimi partilerde pek çok şey için, sadece kendim olduğum için özür diler buldum. Bu çok garip – sadece elinizi kolunuzu sallayarak bir yere giremiyor ve kendiniz keşfedemiyorsunuz, hep en başta kendinizi açıklamak zorundasınız, ki bu çok yorucu.”
Alacakaranlık’ın ana yıldızlarından biri olması RPattz’i bir milyoner yaptı. DVD’si 22 Mart tarihinde piyasaya sunulacak olan Alacakaranlık Efsanesinin ikinci filmi Yeni Ay sayesinde geçen yıl oyuncunun 11,25 milyon pound kazandığı açıklandı.
Şimdi Nisan ayında vizyona girecek olan Pierce Brosnan ile başrolleri paylaştığı bir sonraki filmi Beni Hatırla ve 9 Temmuz’da sinemalarda gösterilecek olan Alacakaranlık Efsanesi: Tutulma ile oyuncu için bir başka yoğun yıl başlıyor.
Robert ile Londra’da bir otel odasında muhabbet ediyoruz ve o şu anda Bel ami için uzattığı sakalı ile meşhur vampir tiplemesine hiç benzemiyor. Oyuncu iki yıldan beri ilk kez memleketinde çoğunlukla farkedilmeden sokaklarda dolaşabildiğini açıklıyor.
“Hiç kimsenin beni tanımadığı bir seçmeye katılmak ve neler olacağını izlemek isterdim.” diyerek gülüyor.
Londra’ya geri dönmek nasıl bir duygu? Premierler için tüm dünyayı dolaştıktan sonra, farklı geliyor mu?
“Gerçekten farklı,” diye kabul ediyor. “Son üç yılda burada o kadar az zaman geçirdim ki. Önceleri Soho’da yaşardım ve bu sefer oraya gittiğimde herşeyin kapanmış olduğunu gördüm. Garipti. Daha önce gittiğim heryer, herşey kapanmıştı.”
Londra’da olduğu sırada Albüm Yapımcısı Simon Cowell’in oyuncudan bir albüm yapmasını istediğine dair söylentiler vardı. Gitar ve piyano çalan, Alacakaranlık film müziklerinde Never Think isimli parçayı yazan ve seslendiren ve ayrıca Let Me Sign isimli şarkıyı seslendiren oyuncu bir solo albüm yapmak istediğini söylüyor.
Ve ekliyor: “Ama ne zaman veya nasıl olur bilmiyorum ve asıl rahatsız edici durum, albümün çok iyi olması gerektiği yoksa insanlar onu hemen başarısızlık olarak görürler.”
Ayrıca oyuncunun Örümcek Adam-4 filminde Peter Parker’i oynayacaklar listesinde olduğuna dair söylentiler de vardı. Tobey Maguire filmden ayrıldığını açıkladıktan sonra o ve High School Müzikalleri ile ünlenen Zac Efron’un adı rolü alacakların arasında geçmişti.
Robert gülerek: “Aslında bunu yapmaktan keyif alacak olsam da, Örümcek-Adam’ı oynayacağımı sanmıyorum.” dedi.
Oyuncu şu anda Londra’da provalarına geçen hafta başlanan yeni filmi Bel Ami ile meşgul.
Film, Fransız yazar Guy de Maupassant’ın 1885 yılında yazdığı aynı isimli romanından uyarlama ve başrollerinde Uma Thurman, Christina Ricci ve Kristin Scott Thomas rol alıyor. Robert filmde bazı çok zengin kadınları kullanarak şehirde güç kazanan Parisli bir gazeteciyi canlandırıyor.
Film gençleri hedefleyen nezih Alacakaranlık ile karşılaştırıldığında çok farklı bir yapıya sahip.
Pulp Fiction’ın yıldızı Uma Thurman ile geçen bir takım seks sahneleri var ve Robert bunların açık saçık olduğunu kabul ediyor.
“Uma ile geçen seks sahneleri biraz rahatsız edici. Onun karakteri seksi bir çeşit silah olarak kullanıyor ve benim karakteri ise bir hayvan gibi düşünüyor.”
“Filmde çok sayıda farklı kişiyle, çok fazla seks sahnesi var, bu yüzden kendimi oldukça zorluyorum.”
O ayrıca, uzunluğu nedeni ile iki ayrı film halinde çekilmesi planlanan, Alacakaranlık serisinin son kitabı Şafak Vakti’nde de oynayacak.
Efsanenin sonu ile ilgili karışık duyguları olduğunu itiraf ediyor.
“Yaptığın işi bilebilmek garip ama harika olacak. Şafak Vakti’nin ne zaman çekileceğini bilmiyorum – çünkü sürekli değişiyor. Yapman gereken işi bilmen ama onu ne zaman yapacağını bilmemen bir çeşit yük.
Bu yüzden hayatındaki herşeyi organize etmelisin ve bu zor olabilir.” diyor.
O ve filmde Bella’yı canlandıran rol arkadaşı Kristen’in arasında birşey olup olmadığı sorusu Robert’in kaçındığı bir soru. O ve Kristen, haklarındaki hararetli spekülasyonlara rağmen, bu ilişkiyi hiç bir zaman kabul etmediler.
O ilişkiler ile bir problemi olmadığını, ama ona yakın olan herhangi birinin hakkında bir hikaye uydurup etrafa yayacağı konusunda paranoyası olduğunu itiraf ediyor.
“Doğrusu yıllardır tanıdığınız insanlarla aranızda bulunan gerçek ilişkiler hiçbir şekilde değişmiyor. Tüm arkadaşlarım, tanıdığım herkes gibi, hepsi halen eskisi gibiler.
Bahsettiklerim sadece yeni kişiler. Eğer bir insan kalabalığı ile karşılaşırsanız, çoğunlukla birilerinin birşeyler diyeceğini ve birilerinin sizin hakkınızda bir hikaye uydurup satacağını düşünüyorsunuz.
Bu zamanların büyük çoğunluğunda kötü birşey olmaz, ama böyle bir paranoyaya sahip olmak çok can sıkıcı.” diyor.
Kaynak